Yelta Köm, “kazara gerçek”, 2023.

Bu serginin modu biraz kafa karıştırıcı. Sıradan bir akşamüstünde farketmediğimiz bazı durumların bir araya gelmesi ve bir anda tanıdık ama yabancı bir rüyaya uyandırması gibi. Bir yandan da meraklı bir mod bu, gelecekte ne olacağına dair, soran sorgulayan…
Yelta Köm

İstanbul’u geziyor ve radarımıza takılan bir güncel sanat sergisini sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Mimari, sanatsal ve mekânsal pratikler aracılığıyla toplumsal ve politik meseleleri ele alan sanatçı Yelta Köm’ün Versus Art Project’te yer alan ve sanatçının fotoğraf, video, heykel ve metin gibi birbirinden farklı mecraları kullanarak ürettiği işleri bir araya getiren “her şey tanıdık, her şey yabancı” isimli sergisi izleyiciyi spekülatif bir arkeolojik alana davet ediyor. İktidar mekanizmalarının teknolojiyle ilişkisini sorunsallaştıran işler aracılığıyla sergi, her şeyin aynı anda hem tanıdık hem de yabancı olduğu bir alana dönüşüyor.

Toprakta açılan bir glitch,
bir kurmaca alanı.
Her şey tanıdık,
her şey yabancı.

Dünyaya dair yerleşik kurguların yerine yenilerini öneren ve geleceğe dair düşünmek için alternatif araçlar sunan serginin küratörlüğünü Ulya Soley üstleniyor.

Serginin içeriğini görmek için galeriyi gezebilirsiniz:

"her şey tanıdık, her şey yabancı: Sonsuz bir fonda, tarihsiz bir noktadasın.”

Lisans eğitimini Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nde aldıktan sonra yüksek lisans eğitimini Städelschule Devlet Güzel Sanatlar Yüksekokulu’nda tamamlayan Yelta Köm’ün (d.1986, İstanbul) odaklandığı konular arasında yeryüzü şekilleri, teknoloji, mekân ve topluluklara dair eleştirel pratikler, kent ve veriye dair gözetim metodolojileri, mimari teknolojiler, haritalandırma sistemleri, sözlü ve sinematografik hikâye anlatımı ile temsil tekniklerinin sorgulanması öne çıkıyor.

Çalışmaları çoğunlukla çevre algısı, kent imgesi, neoliberal dönüşümler, doğa ve teknoloji arasındaki gerilim ve kolektif hareketlerden esinlenen Yelta Köm bir süredir Berlin’de yaşıyor; Bauhaus Üniversitesi Weimar Mimarlık Fakültesi’nde, “Görsel Temsiliyet Pratikleri ve Politikaları” kürsüsünde çalışıyor ve TU Delft’in ev sahipliği yaptığı Topological Atlas projesinde araştırmacı olarak görev alıyor.

Herkes İçin Mimarlık'ın da kurucuları arasında olan Yelta Köm’ün kişisel ve kolektif işleri çeşitli galerilerde, bienallerde ve sanat kurumlarında sergileniyor. “her şey tanıdık, her şey yabancı” ise sanatçının İstanbul’daki ilk kişisel sergisi olmasıyla ayrı bir önem taşıyor.

“Telefonun uydu sinyalleriyle buluşamıyor; çoktan işlevini yitirmiş. Dünyayı temsil eden imgelerin hiçbiri gerçeği yansıtmıyor.”

Serginin küratörlüğünü üstlenen Ulya Soley ise lisans eğitimini McGill Üniversitesi’nde Sanat Tarihi ve Psikoloji dallarında, yüksek lisansını ise Central Saint Martins’in Kültür, Eleştiri ve Küratörlük programında tamamladı. Son dönemde Sanatorium’da “Konak Bedenler”, Pera Müzesi’nde “Zevk Meselesi” ve 601 Artspace New York’ta “Bu durumda nasıl giyinmeli?” sergilerinin küratörlüğünü ve çeşitli sanatçı yayınlarının editörlüğünü üstlenen; yazıları Art agenda, Sanat Dünyamız, Argonotlar, Manifold, callingmag, The Believer Logger, Art unlimited, K24 ve borderless gibi mecralarda yayınlanan Soley çalışmalarında kuir-feminist bir perspektiften internet kültürü ve gelecek anlatılarına odaklanıyor.

“Konumun haritalarda bulunamıyor. Tanıdık objelerin tümü hafızanda. Kendini dijital araçlara duygulanırken buluyorsun.”

“her şey tanıdık, her şey yabancı”, İstanbul, Beyoğlu’nda konumlanan Versus Art Project’te sergileniyor. 2015 yılında Leyla Ünsal ve Mert Ünsal tarafından kurulan uluslararası sanat galerisi, hem yeni yeteneklerin hem de deneyimli sanatçıların farklı medya türlerindeki çağdaş sanat üretimlerine alan açıyor. Temsil ettikleri sanatçıların solo sergilerinin yanı sıra davetli küratörlerle grup sergileri de düzenleyen galeri yılda 5 - 6 farklı sergiyi ağırlıyor. Galeride şu ana kadar işleri sergilenen sanatçılar arasında Alper Derinboğaz, Vahit Tuna, Serkan Taycan, Yusuf Murat Şen, Ömer Pekin, Metehan Özcan, Sibel Horada, Cem A. gibi isimler yer alıyor.

Galeri 19. yüzyıldan kalma bir konut yapısı olan Beyoğlu Perpignani Apartmanı, bugünkü adıyla Hanif Han’da yer alıyor. Gazeteci Erol Dernek Sokağı’nda bulunan apartmanın İtalyan asıllı mimar Antoine N. Perpignani ve Rum mimar Marko G. Langa tarafından Perpignani Ailesi için yaptırıldığı biliniyor.

Versus Art Project’teki sergiler, bugüne özgünlüğünü büyük ölçüde koruyarak gelen yapıyı görmek için de bir fırsat sunuyor.

“Burası geleceğe dair arkeolojik bir alan. Burada geleceği sen kurguluyorsun.”

“her şey tanıdık, her şey yabancı” isimli sergi 30 Nisan’a kadar, Salı - Cumartesi, 10:00 - 18:00 arasında ziyaret edilebilir. Ayrıntılı bilgi için galerinin web sitesini ziyaret edebilirsiniz.