Herzog & de Meuron. Tate Modern, Londra, 1995-2000, 2005-16.
Fotoğraf: ©Iwan Baan

“...mimarlığın dramı, insanlar olmadan hiçbir işe yaramamasıdır. Çalışmalarımızın temelinde, mimarinin insanlar için bir tür sahne olduğu fikri yatıyor.”
Jacques Herzog


40 yılı aşkın bir süredir avangard ve sıradışı işleriyle mimarlığın ne olduğunu da sorgulatan Herzog & de Meuron’un pratiğine odaklanan sergi, Londra’da Royal Academy of Arts’ta açıldı.

Merkezi, İsviçre'nin Basel kentinde bulunan Herzog & de Meuron, 1978 yılında Jacques Herzog ve Pierre de Meuron tarafından kuruldu. Geniş bir coğrafyaya yayılan eserleri arasında ofisin en çok ses getiren işlerinden biri Tate Modern (1995-2000 ve 2005-16) oldu. Londra’da mevcut bir elektrik santrali yapısının yeniden işlevlendirilmesiyle elde edilen yapı, sanat koleksiyonu kadar mimarisiyle de dikkat çekti ve açıldığı günden itibaren en çok ziyaret edilen müzelerden biri oldu.

Herzog & de Meuron. Elbphilharmonie Hamburg, 2001-16.
Fotoğraf: ©Iwan Baan


Herzog & de Meuron’un heyecan verici ve tartışmaları kışkırtan diğer yapıları arasında Hamburg, Almanya’da Elbphilharmonie Konser Salonu (2001-16); Çin’de Pekin Ulusal Stadyumu (2003-08); Hong Kong’da M+ Müzesi (2012-21); Japonya, Tokyo’da Prada Aoma (2000-03) ve son derece çarpıcı bir yeniden işlevlendirme projesi olan İspanya, Madrid’de Caixa Forum (2001-08) sayılabilir.

Herzog & de Meuron. M+, Hong Kong, 2012-21.
Fotoğraf: ©Kevin Mak


Projelerinde kullanıcı ihtiyaçlarına öncelik veren ve her seferinde bir binanın ne olabileceğini yeniden tanımlamaya çalışan ofisin işleri, Royal Academy of Arts’ta farklı anlatım teknikleriyle kabaca 3 bölümde ele alınıyor. Serginin ilk bölümünde, Herzog & de Meuron'un araştırma, tasarım ve iş birliği laboratuvarı olan ve ofisin sanat ve fotoğraf koleksiyonlarının yanı sıra maket, prototip ve çizimlerden oluşan arşivini içeren Kabinett, yeniden canlandırılmış. Bu alanda, raflar boyunca Herzog & de Meuron'un erken dönem projelerinden başlayarak birçok önemli yapısının fikir ve süreçlerini gösteren nesneler yer alıyor.


Herzog & de Meuron. REHAB Basel, 1998-2002, 2018-19.
Fotoğraf: ©Katalin Deér

Serginin ikinci galerisinde, kentler ve mimarlık üzerine filmleriyle dünya çapında tanınan Bêka & Lemoine’a ait yeni bir belgesel gösteriliyor. Herzog & de Meuron’un Basel'deki REHAB Nörorehabilitasyon ve Parapleji Kliniğini konu alan belgesel, mimarlığın tedavi sürecindeki rolüne odaklanıyor ve yapıyı hastaların gözünden anlatıyor.

Serginin son bölümünde, henüz yapım aşamasında olan bir proje üzerinden (Zürih’te bir çocuk hastanesi olarak tasarlanan Universitäts-Kinderspital) ofisin çalışma yöntemi izlenebiliyor. Ziyaretçiler bu alanda mimarların karmaşık mekânlara nasıl çözümler ürettiğini, fikirlerini gerçekleştirme aşamasına kadar hangi yöntemlerle rafine ederek dönüştürdüğünü bu sergi için özel olarak tasarlanmış bir uygulama aracılığıyla takip edebiliyor. Aynı uygulama, ofisin diğer bazı projelerinin de artırılmış gerçeklikle deneyimlenmesine olanak sunuyor.

Mimarlık sergilerinde görmeye alıştığımız son ürüne odaklanan yaklaşım yerine, yapıların nasıl ortaya çıktığına ve kullanıcıların deneyimlerine öncelik veren Herzog & de Meuron sergisi, 15 Ekim 2023 tarihine kadar izlenebilir.

Sergi hakkında ayrıntılı bilgiye buradan ulaşılabilir.